Kapasite Seçimi Nedir? Hayatın Tetris Oyunu Gibi Olduğunu Anladığınızda Başlayan Macera
Şimdi dürüst olalım… Hayatta hepimiz bir noktada “Bu kadar yeter mi, yoksa biraz daha mı eklesem?” sorusuyla karşı karşıya kaldık. Alışveriş sepetini doldururken, valiz hazırlarken, hatta hayat planı yaparken bile. İşte tam da o anlarda, farkında olmadan kapasite seçimi yapıyoruz! Bu yazıda sizi teknik terimlerin boğucu dünyasından uzaklaştırıp, kapasite seçimini kahkahalarla keşfetmeye davet ediyorum. Hazırsanız, Tetris’in son seviyesinde gibi hissedeceğiniz bir yolculuğa çıkıyoruz.
—
Kapasite Seçimi: Fazla mı Kaçtı, Az mı Oldu?
Kapasite seçimi en basit tanımıyla, bir sistemin veya yapının taşıyabileceği yükü ya da işlevi belirleme sürecidir. Ama iş sadece “kaç GB RAM” ya da “kaç ton taşıma” sorusuyla bitmiyor. Çünkü kapasite seçimi, teknik olduğu kadar hayatın tam göbeğinde duran, insani ve bazen de komik bir süreçtir.
Düşünün mesela; bir otobüs firmasının kapasite seçimi yanlış yapılmışsa, yaz tatilinde Bodrum’a giderken ayakta kalan yolcularla tanışırsınız. Ya da bir internet sitesinin sunucu kapasitesi düşük seçildiyse, “Çok yoğunuz, daha sonra deneyin” mesajıyla sinir katsayınız yükselir. Yani kapasite seçimi, görünüşte mühendislik işi olsa da aslında sabır testidir.
—
Erkeklerin “Çözüm Odaklı” Yaklaşımı: “Daha Büyük Al, Kafamız Rahat Etsin”
Erkekler kapasite seçimi konusunda genellikle stratejik ve çözüm odaklıdır. Onlar için mesele basittir: “Ne olur ne olmaz, büyüğünü al.”
Ev eşyası mı? En geniş dolabı seçerler.
Araba mı? Bagajı büyük olanı olsun.
Sunucu kapasitesi mi? 10 yıl kullanmayacak olsalar bile maksimum belleği alırlar.
Bu yaklaşımın güzel yanı, uzun vadeli düşünmeleridir. Kötü yanı ise, bazen bu stratejik hamleler gereğinden fazla bütçe yakabilir. Yani, erkeklerin kapasite tercihi bir nevi “ben olsam uzaya çıkarım” mantığıyla ilerler.
—
Kadınların “Empatik ve İlişki Odaklı” Yaklaşımı: “İhtiyacımız Kadar Yeterli”
Kadınlar ise bu konuda daha insani ve duygusal bir yaklaşım sergiler. Onlar için kapasite seçimi sadece rakamlardan ibaret değildir; “Kim kullanacak, nasıl kullanacak, ne hissedecek?” gibi sorular da devreye girer.
Mutfak dolabı mı? “Şu kadar tabak bize yeter.”
Ofis alanı mı? “Çalışanlar rahat edebilsin.”
Online platform mu? “Kullanıcı deneyimi bozulmasın.”
Kadınların bu empatik yaklaşımı sayesinde kapasite sadece “fazla mı az mı” sorusuyla değil, “uygun mu” sorusuyla da değerlendirilir. Belki devasa sunucu almazlar ama sistem tıkır tıkır çalışır.
—
Kapasite Seçiminde Yapılan Klasik Hatalar
1. “Nasıl olsa yeter” Sendromu
Kapasiteyi düşük seçip, sonra sistem çökünce “Biz bunu nasıl düşünemedik?” diye hayıflanan çok olur. Bu genelde iyimserliğin kurbanı olanlardır.
2. “Ne olur ne olmaz” Panikleri
Tam tersi şekilde, gereğinden fazla kapasiteye para harcayıp sonra “Bu kadarına gerek var mıydı?” diye düşünenler de çoktur. Bu da fazla özgüvenin yan etkisidir.
3. Kullanıcıyı Unutma Hatası
Teknik olarak her şey mükemmel görünse de kullanıcı deneyimi hesaba katılmazsa, sonuç yine başarısız olur. Kapasite seçimi, sonunda insanın kullanacağı bir şeydir; insanı unutan her plan çöker.
—
Hayatta da Kapasite Seçimi Yaparız!
Bu işin en eğlenceli yanı şu: Kapasite seçimi sadece teknolojide ya da endüstride değil, hayatın her alanında karşımıza çıkar.
Sabah kahvesini 1 fincan mı yapacaksınız, 3 kupa mı?
Tatil valizine 5 tişört mü koyacaksınız, yoksa “ya gerek olursa” diyerek 15 mi?
Gününüzü 8 saat çalışmaya mı ayıracaksınız, yoksa sosyal hayat için de yer mi bırakacaksınız?
İşte bütün bunlar da birer kapasite seçimidir. Ve çoğu zaman doğru karar, teknik verilerden çok sağduyuyla verilir.
—
Geleceğe Dair Eğlenceli Sorular
Yapay zekâ sistemleri gelecekte kendi kapasitesini kendisi mi seçecek?
İnsan beyni bir gün “yeni versiyon” ile kapasitesini yükseltebilir mi?
Yoksa kapasiteyi artırmak yerine onu daha akıllıca kullanmayı mı öğreneceğiz?
Belki de en büyük kapasite seçimi, “ne kadarına ihtiyacım var?” sorusuna dürüstçe cevap vermekle başlar.
—
Sonuç: Kapasite Seçimi Hayatın Komik Ciddiyetidir
Kapasite seçimi kulağa teknik bir mesele gibi gelse de, aslında hepimizin her gün verdiği kararların özüdür. Erkeklerin stratejik planlamasıyla kadınların empatik yaklaşımı birleştiğinde ortaya hem verimli hem de kullanıcı dostu çözümler çıkar.
Şimdi sıra sizde: En son hangi konuda kapasite seçimi yaptınız ve sonuç ne oldu? Yorumlarda paylaşın, birlikte bu Tetris oyununu biraz daha eğlenceli hale getirelim!